Hendeseli Sanatçılarla yaptığımız Hendeseli Sanat Söyleşilerinin yeni bölümünde konuğumuz Özlem Yılmaz..
Ne iş yapıyorsun sorusuna mimarlıkla sanatı birlikte üreten biriyim diye cevap veriyorum. Çok yönlülük yaptığım her işin içinde var. Yapıp etmeyi, üretmeyi seven biriyim. Sanatı da, sanatın etkilendiği ya da etkilediği diğer alanları da takip ediyorum.
Video ve fotoğraf üretiyorum. Günümüzün en ulaşılabilir alanları esasen. Çocuk sayılabilecek yaşta analogla başladım sonrasında bağımız evrilerek ve hiç kopmadan devam etti.
Belli bir konusu var diyemem ama belli bir duygu skalası var diyebilirim. Tümüyle o anın içinde beliriyor. Öncesi sonrası pek yok açıkçası. Doğadan esinleniyorum ama esasen soyut peyzajlar denebilir.
O süreçte yapageldiğim her şey işlerime yansıyor diyebilirim. Bazen o frekansla çok kopuk da hissetsem mutlaka bir noktada yeniden sanat üretmeye başlamış oluyorum. Okuduğum, gördüğüm, izlediğim, hissettiğim her şey benim ilhamım.
Başka bir çağı bilmiyorum. Koşulların herşeyin varoluşunu şekillendirdiği aşikar. Mutlaka ben de bu çağı başka bir açıdan resmediyorumdur.
Üretenin bulunduğu, yaşadığı gerçeklikten kopmamasıdır diyebilirim. Sevmese de onun bir parçası olduğunu hatırayarak davranmak önemli. Alışverişin farkında olmak yeterli bence.
Sanat onu üreten içindir bence. Ancak birbiriyle alışveriş içinde olan canlılar oluşumuz, içimizden çıkarttığımız her şeyi başkası için de bir kaynak haline getiriyor. Toplum da bundan nasibini alıyor bence.